Söz konusu Tebliğ ile yapılan düzenlemeler özetle aşağıdaki gibidir.

1. İşleme Taraf Satıcının da Mücbir Sebep Kapsamında Olması Hali

KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/C-2.1.3.1.) bölümünde, Vergi Usul Kanunu hükümlerince mücbir sebep hali ilan edildiğinde, ilgili mükelleflerce mücbir sebep hali süresince kısmi tevkifat kapsamındaki alımlarda tevkifat uygulanmayacağı belirlenmiştir.

Yapılan değişiklik ile sözü edilen bölüme cümle eklenerek, işleme taraf olan satıcıların da mücbir sebep kapsamında bulunması halinde, söz konusu alımlarda genel hükümler çerçevesinde tevkifat uygulamasına devam edileceği hükmedilmiştir.

2. Hizmet İhracı İstisnası Uygulamasında Bedellerin Türk Lirası Cinsinden Olması

KDV Genel Uygulama Tebliği’nin hizmet ihracında istisna uygulamasına ilişkin açıklamaların ve düzenlemelerin yer aldığı (II-A/2.2.) bölümünde çeşitli değişiklikler yapılarak, yurt dışına sunulan hizmetlere ilişkin bedellerin Türk Lirası cinsinden belirlenmesi halinde de hizmet ihracı istisnasının uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır.

3. Doğal Gaz Piyasası Kanunu Kapsamında Yapılan Devirlere İlişkin İstisna Uygulaması

Bilindiği üzere, KDV Kanunu’nun geçici 41. maddesinde, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanununun ek 1. maddesi kapsamındaki devirlerin katma değer vergisinden müstesna olacağı hükme bağlanmıştır.

Yapılan düzenleme kapsamında, KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/G.)  bölümünün sonuna yeni bölüm eklenerek, sözü edilen istisnanın esasları açıklanmıştır. Buna göre, devir işlemine ilişkin olarak yüklenilen vergiler indirim konusu yapılabilecek; ancak devir işlemleri nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen verginin iadesi talep edilmeyecektir.

4. İndirimli Orana Tabi Konut Teslimlerinde KDV İadesi

Yapılan değişiklik kapsamında, KDV Genel Uygulama Tebliğinin (III/B) bölümüne eklenen yeni bölümde;

• Yapı kullanma izin belgesi bulunan ve

• Tapuda mülkiyet devri gerçekleşen

konutlara ilişkin KDV iade taleplerinin, konutun fiilen kullanımına ilişkin başkaca bir belge aranmasına veya bu bağlamda bir yoklama yapılmasına gerek bulunmaksızındeğerlendirmeye alınacağı belirlenmiştir.

5. KDV İadesinin ÖTV Borcuna Mahsup Edilmemesi

Yapılan değişiklik ile KDV Genel Uygulama Tebliğinin (IV/A-2.1.1.) bölümüne yeni bir cümle eklenerek, ÖTV’ye tabi olan malların indirimli oran uygulanmak suretiyle tesliminden kaynaklanan KDV iade alacağının bu mallara ilişkin ÖTV borçlarına mahsuben iadesi hariç olmak üzere, KDV iade alacağının ÖTV Kanunundan doğan borçlara mahsup edilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

6. KDV İadelerinin Özel Esaslara Göre Yapılmasında Gerçekliğin İspatı

KDV Genel Uygulama Tebliğinin (IV/E-5.) bölümünde Vergi Usul Kanunu’nun 370. maddesindeki düzenlemeler çerçevesinde değişikliğe gidilerek, bu kapsamda ön tespit ve izah değerlendirme komisyonlarınca yapılması gereken işlemlerin 519 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer alan açıklamalara göre yerine getirileceği belirtilmiştir.

Ayrıca, VUK’un 370. maddesinin (b) fıkrası uygulaması kapsamında, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanmaya ilişkin ön tespit yazısına konu beyanlarını düzeltmeyen mükelleflerin özel esaslara alınacağı, ancak;

• Söz konusu belgelere isabet eden KDV’nin indirim hesaplarından çıkarılarak düzeltildiğinin veya hiç indirim hesaplarına almadığının vergi dairesine tevsik edilmesi ya da

• Tebliğin (IV/E-7.2.2) bölümündeki şartlarından birinin sağlanması halinde vergi incelemesi neticesi beklenmeksizin, genel esaslara dönüşünün yapılacağı açıklanmıştır. 

Sözü edilen şartlar ise aşağıdaki şekildedir:

• Olumsuz tespitin ilişkin olduğu belgelere dayanılarak indirim ve iade konusu yapılan KDV tutarlarının sahte belge için üç katı, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge için iki katı teminat gösterilmesi,

• İlgili dönem veya daha sonraki bir dönemle ilgili inceleme sonucunda düzenlenecek olumlu raporun vergi dairesi kayıtlarına intikal etmesi,

• Tespitin veya tespite dayanılarak tesis edilen işlemlerin yargı kararıyla iptal edilmesi,

• Özel esaslar kapsamına alınılan dönemi takip eden vergilendirme döneminden itibaren bu süre içerisinde başka bir olumsuzluk olmaması kaydıyla (süre dolmadan önce yapılan tespitlerde en son tespit tarihinden itibaren), sahte belge kullanma tespitlerinde üç yıl, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma tespitlerinde iki yıl geçmesi.

7. Kanunda Yapılan Değişiklikler Tebliğin İlgili Bölümlerine Eklenmiştir

KDV Kanununda düzenlenmiş olan ve 7256 sayılı Kanunla uygulama süreleri uzatılan aşağıda belirtilen istisnalara ilişkin düzenlemeler KDV Genel Uygulama Tebliğinin ilgili bölümlerine işlenmiştir.

• 6111 sayılı Kanunun geçici 16. maddesi ile düzenlenen ve 7256 sayılı Kanun ile uygulama süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmış olan İstanbul Sismik Riskin Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Projesi (İSMEP) kapsamında, finansmanı yabancı devletler, uluslararası kurum ve kuruluşlarca karşılanmak şartıyla İstanbul İl Özel İdaresine (7256 sayılı Kanunla İstanbul Valiliği olarak değiştirilmiştir) bağlı olarak faaliyet gösteren İstanbul Proje Koordinasyon birimine yapılacak teslim ve hizmetler,

• 7162 sayılı Kanun ile KDV Kanununa eklenen geçici 40. madde ile düzenlenen ve 7256 sayılı Kanun ile 2020 olarak belirtilen uygulama dönemi 2021 olarak değiştirilen UEFA Şampiyonlar Ligi Finali müsabakalarına ilişkin olarak UEFA, katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlara, bu müsabakalar dolayısıyla yapılacak mal teslimleri ve hizmet ifaları,

• KDV Kanununun geçici 23. maddesi kapsamında düzenlenen ve 7256 Sayılı Kanunla 31.12.2023 tarihine kadar uzatılmış olan Milli Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımlarının bedelsiz teslimleri ile bunlara ilişkin yazılım teslimi ve hizmetleri ile bu mal ve hizmetlerin bağışı yapacak olanlara 31.12.2023 tarihine kadar yapılacak olan teslim ve hizmetler.